Çığlık

Kan değil, is değil, olsa olsa gölge
Sildikçe bulaşıyor, koyuluyor sildikçe
Kundaklara düşmüş tüfeğin gölgesi
sapan taşına karşı mermi izi gibi bir şey
Hani öldürülmek gibi su içerken
Öyle bir çığlık izi işte
Birbirine benzedikçe sözcükler
selamlaşmalar barışı andıkça, ellerime bulaşıyor
koyuluyor, yerleşiyor boğazıma
İki perde ardındadır
gümüş bir kılıf içinde
Beyaz bir deri işte, yasaklar kayıtlı ve kurbanlar...
Yakılacak kurbanlar...
İbrahim’in elini durduran koç nerde?
Kurban taşında bebekler...
Yakılması istenen bebekler...
Sözler kan içinde
Yankısı dağlardan çöllere düşen bir çığlık
Filistin!.. Filistin!.. Filistin!..
Lekesi ellerinizde
Sennur Sezer