Düş Dökümü

Düş Dökümü

Ben hiç çocuk olmadım,
ya da olmak istemedim,
Babam olmak istedim
Babam gibi:"mavi tulumlu işci olmak"
Onuda olamadım.
Keşke dedim;
Keşke:
Babam olsaydı,bende çocuk olsaydım. 1

Bundandır ki;
ilk:
Düşlerimi sattım çocuk zamanlarda,
Düşgücü mesai saatlerinin varsıl sofralarına, 2

Aylak dolaşmanın tembel aşklarında,
Emek duruşu olmayan sevişmelerin,
Traji komik rol almış aktörü gibi,
Mübadele değerini kaybettim zamanın. 3

Hüznü acılarda sulayıp,
Sevincemeli toz küresinde,
Umut ektim,
Değişen dekorların değişen zamanına. 4

Bölüşülebilecek umut sofralarının,
Son ekmek kırıntısıydı payıma düşen,
Hazan sofrasının,kristalize yansımasında. 5

En mükemmel yanında seyre durdum şarabın,
Üzümler bağbozumu tadında,
Serhoşlamışlarla yanyana durup,
Aşkcıl yanına denk düşen sevdalarda,
Pozometrik ışıklarını yakaladım,
Deniz yansıması sevişmelerin. 6

Bir yanım dağlara baktı,
Bir yanım sana,
asi yanımın;
Neresinde durmuştun hiç bilemedim,
Uzaklarda bir yerlerde tarakka sesleri,
Ateş böceği yalımlamalarda,
Verildi infazım. 7

Gecenin neresinde durduğum önemli değildi o kadar,
Yıldızlar vardı gökyüzünde,
Ben en kızıla çalanına bakıyordum,
Sende bana... 8

Ürkünün egemen olduğu zamanlarda,
Hiçmi hiç korkmadım ,
Kısmetime düşenden yana,
Ekmek/su/şarap kıtlığı zamanların,
Vaftiz edilmemiş aşklarına,
Hüküm giysede sol yanım. 9

Ürkek randevuların,sevdasal bekleyişinde,
Sabahçı (sahaflarda) buluştuk asırlık çınarla,
Kimsecikler yoktu, sağımızda solumuzda,
Neyzen ustanın tınında sımsıcak lodos,
Asude zamanların çöpcül aşklarına yürüdüm... 10

İshak Konya