ışk

“ilm kesbiyle pâyei rif’at / ârzûyı muhâl imiş ancak /
ışk imiş her ne var âlemde / ilm bir kîl ü kâl imiş ancak” / fuzûlî
“aşk dünya tarihinin nihâi gayesi evrenin âminidir” / novalis
“aşk harikulâde bir çiçektir ne ki onu korkunç bir uçurumun kenarından dermeğe yürek ister” / stendhal
‘seçilmişlere gelir ışk’ -buna inandım / t.d.

‘ışkım’a

bil
bedevî bir derviş gibi tozutmayla çöllerde
hintli bir ermiş gibi dağlara sığınmayla
sanâtla ya ilimle akılla ya irfanla
kimyayla ya simyayla
olacak şey değil:
sır

karun kadar malın olsa harun kadar yerin -ne fayda
zümrüt-ü anka olsan ya leb-i deryâ -o da boş
bir sürüde yaşarsın bir kuzusundur anca
ya çobansın diyelim ya da kaval -kime ne
isteyen olsa ‘mecnûn’ mecnûn kaynardı dünya
iste hadi ol melek şeytan ol hadi isyanla

hulâsa:
misk kokarsa yüreğin kalbin paksa her vakt
‘hiç’te ‘hep’i bulmuşsan ‘köz’ olmuşsan bir ömr
hem gülsen hem dikensen hem otsan hem böceksen
isa’san hem musa’san hem muhammed hem nuh’san
cennetse sende cehennem ödül-ceza bir ise
baharsan hem güz isen hem kış hem de yaz isen
doğumsan ve ölümsen acı hüzün ve dertsen
dirençsen ve umutsan sevinçsen ve beklersen
‘belki’ bir gün ‘sahi’den bunu birden anlarsın:
‘seçilmişlere gelir ışk’ -belki sen de inanırsın

Tan Doğan