İt'in İbreti

İt'in İbreti

Kasaba pazarının akşamı
Bir it eniğinin ayağını ezdi pazarcının arabası

İşkencedeki insanın bile yüreğini delen bir sesti
O it eniğinin ağlaması
Koşarak geldi anası

Dakikalarca ayağını yaladı
Başında dolanıp durdu
Çisem çisem yağan yağmur
Sanki bardaktan boşandı
İt ana ensesinden tutarak eniğini, ağaç altına aldı
Üstüne kapandı
Bizden de aferimle birlikte akşam ziyafeti aldı
Yavrularıyla güzel bir uykuya daldı
Ama bizim aklımız da onlarda kaldı

Tam o günlerde hapishanelerde açlık grevleri ve ölüm oruçları vardı
Analar babalar çığlık çığlığa sokaklardaydı
O günlerde onlar beni gözaltına aldı
Bir yetkili
Üstten bakarak bana:
’’Çocuğuna zamanında sahip çıksaydın’’
Cevabım kısaydı:
’’Sahip çıkmasaydım burada ne işim vardı?’’

Cevap verdim diye bana birkaç tokat attı
Kulak zarımı patlattı
İbretinden çok ders aldım;
Ey... İT ANA
Sen Ey... öteki sus!
Boşu boşuna havlama
Yavrusuna sahip çıkan İT’ten de
Aşağılık olamam ya...

Mahmut Sirkeci